Felatun Bey ile Rakım Efendi, Gizem, Ben

Başlığa “Tahsin Müdür(Behzat Ç.)” de ekleyelim, O da var  Ayrıca bizi de Rakım Efendi’nin yanına koydum, aslında hiç başlamadan biter oyun da neyse hadi devam edelim 

İlk tiyatro yazımı yazıyorum, tamamen acemi bir yazı olacağını söylemek istiyorum en baştan, çünkü sinemaya gitmediğim gibi tiyatroya da gitmiyorum. Bu konuda kendime çok kızıyorum, her defasında tiyatroyu takip etme kararı alıp uygulayamıyorum. Bir de buraya yazarak karar vereyim, belki faydası olur düzenli takip ederim tiyatroyu  Ha bu arada yazı tiyatro eleştirisi falan olmayacak, öyle günlük gibi

Önce Gizem’den bahsedeyim, O’nu tanıyın… Birlikteyken dolu dolu vakit geçirdiğimiz, güldüğümüz, eğlendiğimiz ve defalarca dünyayı kurtarma hayalleri kurduğumuz günlerin kahramanı; bir arkadaş, bir dost, bir kardeş…(Burada bu kadar betimleme yeter hem değerli şeyler her yerde konuşulmaz, özü bizde kalsın )

Geçen hafta ders arasında bir arkadaşım tiyatroya gittiğinden bahsedince “ulan bee, ben de gideyim bir ara” diyorum, iki gün sonra telefonuma mesaj geliyor “Salı günü tiyatroya gidiyoruz, itiraz istemiyorum.” ve mesajlaşma devam ediyor gideceğimiz oyun, ders arasında konuştuğumuz çocuğun gittiği oyun..  Okumaya Devam Et

“Into The Wild” Türkiye – 3 (İlk Gün)

Tarih: 15.06.2016 Çarşamba

Adım Ölçer : 30109 (24,28 km)

Saat 6.30 gibi Adnan Menderes Havalimanı’na indik. Yaklaşık 3 saatlik bir uykudan sonra (tabi ki havalimanında uyuduk, banklarda) havalimanının bitişiğindeki İzban raylı ulaşımı kullanarak metro durağına ulaştık.

İlk durak: Ilıca

Balçova-Çeşme yolu üzerindeyiz, ilk otostop bizim için çok zor oldu. Neyseki tırcı bir kardeşimiz bizi aldı, 93 doğumluymuş o yüzden kardeş. Çeşme otogarından dolmuş (kişi başı 3 TL) ile Ilıca’ya geçtik hava kararmıştı hemen sahile yürüdük. Çadırlarımızı kurduk. Okumaya Devam Et