16.06.16

Ilıca sahilinde uyandık. Alaçatı’ya yürüdük, buradaki sokaklar ve evlerin yapısı estetik, göze hitap ediyor. Burada biraz vakit geçirdikten sonra çantaların tamiri ve dinlenme için Bornova’ya geçtik.

Alaçatı için Notlar:

• İşletmeler olması gerkekenden çok daha pahalı. Bunun sebebi kira ve vergi gibi giderlerin fazla olması olabilir. Bu sebeple yiyecek ihtiyacı için yanınıza bir şeyler almanız daha iyi olacaktır.
• Sanırım estetik görüntüyü bozmamak için işletme camlarına fiyat içeren herhangi bir yazı yazmamışlar, ben iyi niyetli düşündüğüm için bunu görüntü kirliliği ile bağdaştırıyorum ancak böyle değilse muhtemelen pahalı 🙂 İşletmelerin çoğu da küresel marka olan işletmelerdi.

17.06.16

Kalemlik Kamp Alanı için hazırlık yapmıştık ancak, telefon ile yetkili kişiye ulaştığımızda bizlere söylediği fiyat tablosunun abartılmış olması, bizi planımızdan vazgeçirdi. Dün yaptığımız kamp esnasında çantalarımızda oluşan ufak tefek yırtılmalar için Bornova’daki çantacıya uğradık (sanırım tek çantacıydı, bulmak baya zor oldu :)) İzmir’i bilen tanıdığımızın tavsiyesi üzerine ….

Saat 19.21 – Evden Balçova Barajı’na gitmek üzere çıkıyoruz.

Bornova’dan metro kullanarak Fahrettin Altay’a geldik. Pazaryeri çıkışından çıktık. Balçova Barajı’nın Termal Orman girişinde güvenlik sorunları sebebiyle içeriye kabul edilmedik. Güvenlik kontrolünün 100 m gerisindeki yol ayrımını kullanarak doğrudan baraj yoluna devam ettik, yaklaşık 1.5 km yürüdükten sonra tekrar güvenlik sorunları nedeniyle durdurulduk, zaten akşam saatleri olduğu için kontrol noktalarına varana kadar aldığımız yollar da çok ürkütücüydü, yaban kedileri, büyük ve renkli örümcekler, yakından gelen köpek havlamaları ve hatta belli bir bölgenin kontrolünü yaparcasına, o bölgeden geçerken uluyan kurda bile şahit olduk. Ürkütücü yoldan çıktıktan sonra, sıradan bir yol üzerinde yemeğimizi yedik.

İnciraltı Kent Ormanı’nda yattık, sabah burada uyandık. Görevliler yasak olduğunu söyledi ancak biz biraz daha uyuduktan sonra acele etmeden toplandık.

18.06.16

Kent ormanında saat 8.30 gibi çadırları toplamıştık. Saat 15.30’a kadar ormanın başka bir yerinde sadece mat kullanarak uyuduk. Daha sonra havaalanından otostop ile Aydın yoluna gittik, biraz yürüyerek yol üzerinde cep bulana kadar yürüdük ve otostop çektik. Saat 20.00’de Kuşadası’na geldik. Ramazan eğlencesi vardı, sahil kenarında biraz gezindik. Gece 00.00 gibi çadır kurmaya sahil kenarına gittiğimizde diğer kamp grubunun uyarısı üzerine saat 2.00’ye kadar bekledik. Zabıta izin vermemiş. 2.00’de çadırları kurduk ancak sahil çok kalabalık olduğundan, burada uyumak çok zordu sabaha kadar gürültü vardı.